Bir Zamanlar Fakir Ama Gururlu Bir Blogger Vardı :)

Ne çok severim bu eski Türk filmi repliğini:

"Bir zamanlar fakir ama gururlu bir delikanlı vardı" 

sevdiği kız fakir diye ona yüz vermez,zengin biriyle evlenir,
bizim fakir ama gururlu delikanlımızda azim eder,hırs yapar,napar neder,bir şekilde yırtar (hayattan yani)

zeeeengin olur,fakirken kendisini hor görüp aşağılayan eski manitasını parasıylan döferdi :)

Çoğunluklada zengin çocukla evlenen kız mutsuz olurdu,e şekerim parayla saadet olmaz diye boşuna dememişler :) sonra bizim fakir ama gururlu oğlanımıza geri dönmeye çalışırdı :)

Bak filmin sonunu hatırlamıyorum ama önceden fakir,sonra zengin olan çocuk bir zamanlar çoook sevdiği,ama onu para uğruna terkeden sevgilisini affedermi,yenden onu kendine hatun yaparmı bilemiyorum,tercih meselesi :)

sadece benim sevdiğim kısım buraya kadar olan yeri,esas mesaj orda anlayana,yoksa filmin girişi,gelişmesi beni ilgilendirmiyo :)

Yani şimdi bayram değil,seyran değil,(daha bayram dün bitti :) niye böyle bir yazı okutuyon bize diyebilirsiniz,bazı bloglarda bir kaç zamandır yazı yayınlanıyor,yine insanı uçurtan mim rüzgarları esmeye başlamış,Allah'tan bu seferki bana çarpmadan geri dönmüş,zaten ben onu biir gün bi çarpıcam :)

Efenim,Blogger da ne eksikmiş diye anket yapıyolarmış,bende diyorumki:

Nesi tamam?  arif olan anlar :)

Neyse gelelim yazının başlığına,bir zamanlar fakir ama gururlu blogger bendeniz oluyorum,hoş hala fakirim ve guruluyum ama olsun o söz buraya çok yakıştı ondan seçtim onu :)

İki yada üç yıl önce çaylak bloggerkene bendeniz,bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine,bloggerima reklam almak için google adsense ye başvurmuştum,aradan çook bir zaman geçtihatta ben bile unutmuştum reklam istediğimi,halbusi benim reklamamı ihtiyacım varkii,her taraf taklitlerimle dolu,her taklit aslını yansıttığı için reklama gerek yok :) Pislik yapma sabah sabah :) kendime çemkiresim varda....

Neyse bana bir cevap geldiki şöyle diyordu biz sizi araştırdık,sorduk soruşturduk,hatta blogunuzda sabahladığımız çok oldu,senden bir halt olmaz,senin blogun bizim kkriterlerimize uygun deeel,dolayiysiylen sana reklam veremeyiz....aynen böyle olmasada buna benzer blogumu aşağılayıcı bir cevap yollamışlardı :)

Ben ve blogum çok üzüldük tabi yemeden içmeden kesildik,size hiç belli etmedik gözyaşlarımızı gülüşümüzün ardına saklayıp yine bloggercilik oynamayya devam ettik,hatta bu blogger efendi bizi birilerinin keyfine göre aç-kapa yaptıktan sonra bile geri döndük,affetmek büyüklüğün şanındandır diyerek :)

Efenim neyse geçen gün başka bir mail ve kontrol panelimde bir yazı gördüm,gördüm gördüm,

bana reklam verceklermiş,pardon bloguma canım,evet valla verceklermiş,

ama ben onların teklifini elimin tersiylen ittim,dedimki,Nayırrrrr,Nolamazzz,bir zamanlar fakir ama gururlu bir blogger vardı siz onun blogunu beğenmediniz,o günden bugüne ne değiştide şimdi beğenir ve reklam verir oldunuz heeee,istemiyorummmm dedim,almadım reklam felan...Almıyorumda,,,,,

Ve sizleri Mevlana Hazretlerinin şuu sözüyle başbaşa bırakıyorum....

"Suret aşıkı olma , gönül kazanmaya çalış". (MEVLANA).

baş gözüyle değil,gönül gözümle gördüğüm dostlarıma sevgiler,selamlar olsun,,,,

bir tek gönül kazanabildiysem şu adına sanal dedikleri dünyada ne mutlu bana :)

Geçmiş doğum günü pastası için
bir tık yeterli