1 Eylül 2012

Cami Adabı


Yok yok,başlığa bakıpta size fetva falan vereceğimi sanmayın,azcık içimi döküp gideceğim,,,haşa fetva vermek yada din,diyanet hakkında konuşmak benim ne haddime,onu üzerine hakkıyla düşenler yapsa kafidir...
 Yaklaşık 20 küsur yıl sonra,1987 yılında Hatim ettiğim Camiye düştü yolum,Bir mevlide davet edildik gittik...
Caminin içine adım atarken daha geçmiş gözümde canlandı,Kuran'ı-Kerim öğrenmek için olan çabalarımız,arkadaşlarım,Hocalarımız öyle bir maziye döndüm....Nedir ayrıca benim bu maziye dönme hevesim onuda anlamış değilim ya neyse :) Aslında yaşadığım dönemide seviyorum,bir sıkıntım yok çok şükür elhamdülillah,amma velakin,geçmişide ara sıra çok özlüyorum,ve yadediyorumda....
Biz o camiye giderken çalışmamız bittikten sonra haftanın belli günlerinde hocalarımız bize caminin içini süpüttürürlerdi,tozunu aldırırlardı,bizde seve seve yapardık,arada kaytarmak istediğimizde olurdu tabi çocukluk işte :) En çokta caminin tavanında asılı duran kocaman taşlı şıngır şıngır avizenin taşlarını silmek eğlenceli ve bir o kadar korkutucuydu .)
Ama o avize yerinde yoktu sökülmüş yerine normal piyasada satılan herkesin alabileceği türden bir avize asılmış,onu pek beğenmedim ne yalan söyliyeyim,eskisi daha güzeldi...Belkide benim anılarım olduğu için bizim ellerimiz değdiği için o daha güzeldi :) Halılarıda değişmiş caminin ve birde perdeleri,aaa birde günümüzün olmazsa olmazı klima takılmış,cemaat serinlesin diye :) Bolcada ayaklı vantilatör vardı :)
Önceden o kadar çok değildi...sıcaklayınca napıyormuşus acaba,,,,
Mevlit başlayasıya kadar bir o güne gittim bir bugüne geldim,bir ogüne gittim bir bugüne geldim :)
Ayetime çalışırkenki hallerim geldi aklıma,sonuçta hatim duamızda okuyacaktım hepimiz ayetlerimizi ilahilerimizi,benimde ayetimin bir bölümünde "men yeşaaa" diye uzatarak okumam gereken bir yer vardı,ama öyle bir ses çıkartmalıydımki hem doğru okumuş olayım hemde kulakları tırmalamıyim :)
Ama yapmıştım çok şükür,hocamız beğenmişti gayet güzel okumuştum,,,ayetimi evet hala ezbere biliyorum :)
Ama yok ısrar etmeyin burda okumuyciğim :)
Sonra camiye mevlide gelenlerin kıyafetlerine gözüm takıldı,bayanlarda altlarında kapri pantolon hani şu yarım paçalı olanlardan,üstlerinde kısa kollu penye,hatta bazıları utanmasa japone kol gelecekmiş :)
Birde şu mevlitlere el ayak tırnakları ojeli gelenlere hastayım,ne ara abdest alıp ne ara o ojeyi sürer anlamıyorum onlarmı çok hızlı benmi çok yavaşım :)
Neyse gelelim kıyaftelere başlarında birer yemeni,hani uzun namaz örtüsü olsa çıplak kolları kapanıcaktı ama oda yoktu maalesef....
3-4 tane çocuk vardı ikisi kız çocuğu onlarda aynı anneleri gibi giyinikti ama başları açıktı mevlit boyuncada açık durdu,biz küçükken annelerimiz mevlide giderken bize özel namaz örtüsü verirlerdi bağlanmamız için,,,,ama ben onu günümüz annelerinde göremedim...
Bazı çocuklar tespihlerle oyunlar oynadılar,bazı anneler aralarında sohbet ettiler mevlit okunurkende :(
Acaba bu bayanlar o kapriler yokken ne giyiyorlarmış çok merak ettim doğrusu,herkeste kapri, çok moda olmalı :) Ben modanın gerisinde kalmışım,zira ben uzun eteği çok severim,özellikle bol olanları....en azından mevlide gelirken özellikle Camiye gelirken hani Camiler Allahü Teala'nın eviydiya,daha bir özenli daha bir saygılı olunsa daha güzel olacak sanki,yere ve mekana uygun kıyafetler giyilse daha güzel olmaz mı?
Olur ama insanlar gün geçtikçe daha bir serbestleşiyor daha bir umursamaz oluyorlar,,,,
hatta umursamazlıkta bir adım öne geçip önünde insan oturduğu halde ilk kez geldiği camide iki rekat namaz kılabiliyor,,,ve bu koskocaman insan,uyarmaya çalıştığında seni dinlemiyor,,,,ve önünde insan oturduğu halde namazını kılıyor,yaw git az ilerde kimsenin oturmadığı yerde kıl namazını sana kılma diyenmi var...
Ne bileyim,onlarmı çok çağı yakalamış,benmi çağın gerisinde kalmışım,,,,bize öğretilenlermi yanlıştı,onlara doğrusu öğretildi?
Şaşırdım,üzüldüm,kınamadım ama ayıpladım,olabilir bende insanım belkide onlarda benim kusurumu görmüşlerdir,eksiğimi görmüşlerdir,onlarda belki benim hakkımda buna benzer şeyler düşünmüşte olabilirler...
Herkesin hataları yanlışları olabilir,eksikleri kusurları olabilir,sonuçta insanız,ama aynı hatada ısrar edersen işte o zaman iyi olmaz,zararın neresinden dönersen kardır dedikleri gibi.....
Allah'ım unuttuklarımızdan yada yanıldıklarımızdan dolayı bizi sorumlu tutma.....Amin....

 1- Bir mescite sağ ayakla girilir, önce Resulullah (s.a.s)'a salâtü selâmdan sonra, "Allahümme'ftah aleynâ ebvâbe rahmetike (Allahım, bizlere rahmet kapılarını aç)" diye dua edilir. Çıkarken de önce sol ayağı dışarıya atarak çıkmak.
 2- Camiye girenin orada namazı bekliyenlere selâm vermek.

 3- Camiye girince ön safa durmadır! Birinci safta yer varken, ikinci safta durmak mekruhtur.
Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
  • En hayırlı saf, ilk saftır. Sevabı en az olan da geri saflardır.
  • ilk safin fazileti bilinseydi, oraya geçmek için kura çekilirdi.
  • Namaz kılarken ilk safta durmak iyi kimselere nasib olur.
  • Allah ve melekler ilk safta namaz kılanlara, salât ve selâm eder.
  • Cennete girmek için ne yapacağını soran bir zata, Peygamber efendimiz: müezzin veya imam ol
  •               buyurdu. O da (yapamam) dedi. (Öyle ise namazını ilk safta kıl) buyurdu.
    • Halkı incitmemek için ön safa geçmiyen, iki misli sevaba kavuşur.

  •  4- Peygamber efendimiz mescidin sağ tarafında bulunmanın daha sevap olduğunu söyleyince, Eshab-ı kiram, mescidin sağ tarafını doldurmaya başladı. Sol tarafta açıklık kaldı.
    Bunu gören Peygamber efendimiz: Mescidin solundaki açıklığı dolduran, iki misli sevab kazanır.) buyurdu.

           5- Cemaatle namaz kılındığında saflar sık tutulmalıdır.
    • Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
      Namazda omuz omuza sık durun! Açıklıkları kapatın ki, şeytan aranıza girmesin!
    • Hak teâlâ safı sıklaştırana rahmet eder, safta boşluk bırakana gazap eder.
    • Saftaki boşluğu dolduranın günahları affolunur.

  •        6- Namaz kılanların önünden geçilmemelidir.
    • Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
    • Bir kimse, namaz kilanin önünden geçmenin, ne kadar çok günah oldugunu bilseydi, geçmeyip, yüz yıl beklemeyi tercih ederdi.
    • Namaza dururken sütre koyun! Geçmek isteyene mani olun!

  •      7- Dünya kelamı konuşulmamalıdır.
    • Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
    • Mescidde dünya kelâmı söyliyenin ağzından kötü bir koku çikar. Melekler, "Ya Rabbi, bu kulun mescidde söylediği kelâmdan dolayı, ağzından çıkan fena koku bizleri rahatsız ediyor" derler. Hak teâlâ da buyurur ki: "izzetim ve celâlim hakki için, onlara büyük belâ veririm."
    • Ahir zamanda bazı kimseler, mescidlerde dünyadan konuşacaklar, dünya kelâmı söyliyecekler. Onlarla beraber olmayın! Allahın böyle kimselerle işi yoktur.

  •  8- Cemaatle namaz kılınırken, sünnete baslamak mekruhtur. Sabah sünnetini kılmamıs olan, sünneti kılarsa, cemaat ile namazda oturmayı da kaçıracağını anlarsa, sünneti kılmaz, hemen imama uyar.
    • Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
    • Sabahın sünnetini evde kılmak, rızkın bereketine, ev halkı ile iyi geçime ve imanla ölmeye sebep olur.

    • 9- Kötü kokularla kimse rahatsız edilmemelidir.
    • Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
    • Sarmısak yiyen, kokusu gitmeden mescidimize yaklaşmasın, insanın rahatsız olduğu şeylerden melekler de rahatsız olur.
    • Müslümanlık temizlik dinidir. Temiz olun! Cennete ancak temiz olanlar girer.
      ALINTIDIR...
  • 1 yorum:

    Adsız dedi ki...

    Benim de gözüme takılıyor malesef böyle şeyler. Malesef diyorum çünkü başkalarının değil kendi kusurlarımı görmem gerekiyor. Eğer gidip yanlış yaptığını kendisine söylemekten acizsem böyle yapmalıyım, görmezden gelmek.

    İnsanlar neden böyle rahat davranmaya başladılar? Neden edebi, hürmeti bıraktılar? Sebebi çok basit. Tvlerde çıkan sosyete hocalarından. Abdestsiz de olur, namaz kılmasan da olur. Tesettüre hiç gerek yok zaten ... vs diyerekten bu hale geldik.

    Allahü Teala akibetimizi hayr eyleye.

    Gelibolu'm