O’na doğru yürü.
O’nunla yürü.
O’na koş.
O’nun elinden tut.
O’nunla yaşa.
O’na tutun.
O’na tutunarak yaşa.
O’nu hayatında çoğalt.
O’nunla ol.
O’nu özle. Hasretle dol...
O’nun sesini duy.
O’nu duy içinde...
O’nun çağrısını yüreğinde sakla.
O’na sarıl.
O’nu yanında, önünde, özünde hisset.
O’dur ışığın.
O’nun güzelliğiyle donan.
O’nun ahlakını kuşan.
O’nun dünyasında soluklan.
O’nun boyasına boyan.
O’nu bil.
O’nu bul.
O’nu öğren.
O’nu hecele.
O’na benze.
O’nu kılavuz edin.
O’nun izine bas.
O’nun ışığı ile aydınlan.
O’nun gibi dua et.
O’nun gibi dur Allah’ın huzuruna.
Onun gibi olsun, kıyamın, kıraatin, rükun ve secden O’nun gibi olsun.
O’nun yüreği gibi kaynasın yüreğin Rabbin huzuruna durduğunda...
O’nun gibi yaşa.
O’nun gibi sığın Allah’a.
O’nun gibi ıslatsın göz yaşların toprağı...
O’nun yüreğine aç yüreğini.
O’nun dünyasına eklemle dünyanı.
O’nunla arana mesafe koyma, kapat yılları, yolları... Aş engelleri.
O’nun kardeşi olmaya çalış.
O’nun “kardeşim” diyeceği yürek kıvamına kavuş.
O’nunla Kevser Havuzu’nun başında buluşmak olsun gayen.
O’nun avucundan su içmek için yürü hayat yolunu...
O’nun dostları arasına sokul.
O’nun yıldızlarından bir yıldızla dost ol... Gönlünde sakla o yıldızların şavkını.
O’nun Ebubekir’i ol, Ömer’i, Osman’ı Ali’si, Bilal’i, Mus’ab’ı, Muaz’ı ol. O’nun Fatıma’sı ol, Hatice’si ol, Ayşe’si ol O’nun.
O’nu unutma.
O’nu sev, sev O’nu.
O’nun sevgisiyle yoğur kalbini...
O ısıtsın kalbini derin muhabbetiyle...
O’nunla buluş her kararsız kaldığın anda.
O’na danış aklın karıştığında, yolunu şaşırdığında.
O’nunla ol Hicret’te... Sevr’de...
O’nun refakatinde kur Medine’ni... O’nunla birlikte taş taşı mescidlerine...
O’nunla birlikte rüya gör bir kayanın çıngısında... İstanbul’u gör, İstanbul’u al, gülzar yap.
O’nunla ol Bedir’de, Uhud’da, Hendek’te, Huneyn’de, hele Tebük’te...
O’nun cehdini paylaş...
O’nun cihadından yürek taşı çağlarına...
O’nsuz olmaktan,
O’nsuz kalmaktan...
O’nun azalmasından kork hayatında... .
O’ndan ayrı düşmekten sakın Bedir’de, Uhut’ta, hele Tebük’te...
O’nun için yığ varını yoğunu meydana...
“O var” de, evde ne bıraktın diye sorulduğunda... O’nun gözlerine bakarak sevgi tomurcuklarıyla...
O’nun yolculuğuna geç kalmaktan kork, kork helak olmaktan...
O’nun yüzünü çevirmesinden kork.
O’nun darılmasından kork.
O’nun bir bakışına hasret kalmaktan kork.
Onunla ahdi bozmaktan kork. Yüreğinde araya mesafe girmesinden kork.
O’ndan ayrı düşmekten sakın, Livaü’l- Hamdin açıldığı zor günde...
O’na uzak kalmaktan sakın.
O’ndan uzak geçen günlerine yan, kavrul.
O’nun sevgisiyle donat yuvanı...
O’nunla dost eyle çocuklarını...
O’nu konuk eyle evine...
O’nun gibi rahmet ol âlemlere...
O’nun yoluna can koy. Can koy, can koy, can koy!
O’nunla var ol, olacaksan. O’nsuz tüm varoluşlardan kurtul.
Tut O’nun elinden.
O’nun elinden tut nefes alıp verdikçe... < “(Ey Rasulüm) Sen onların içinde bulunduğun sürece Allah, onlara azab edecek değildir.” (Enfal, 33) “Andolsun ki Rasulullah’ta sizin için; Allah’a ve Ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çok zikredenler için bir üsve-i hasene vardır. “ (Ahzab, 21) “(Ey Rasulüm) De ki: Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın.” (Al-i İmran, 31) “Peygamber, mü’minler nazarında kendi canlarından daha önce gelir...” (Ahzab, 6) “Rasul size ne verdiyse onu alın! Size neyi yasakladıysa ondan da kaçının ve Allah’tan korkun! Çünkü Allah’ın azabı şiddetlidir.” (Haşr, 7) “Ey iman edenler! Allah’a itaat edin ve Peygamber’e itaat edin de amellerinizi boşa çıkarmayın.” (Muhammed, 33) “(Rasulüm), Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik.” (Enbiya, 107) “Andolsun ki, size kendinizden öyle bir Peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız O’na çok ağır gelir. O, size çok düşkün, mü’minlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir.” (Tevbe, 128)
O’nunla yürü.
O’na koş.
O’nun elinden tut.
O’nunla yaşa.
O’na tutun.
O’na tutunarak yaşa.
O’nu hayatında çoğalt.
O’nunla ol.
O’nu özle. Hasretle dol...
O’nun sesini duy.
O’nu duy içinde...
O’nun çağrısını yüreğinde sakla.
O’na sarıl.
O’nu yanında, önünde, özünde hisset.
O’dur ışığın.
O’nun güzelliğiyle donan.
O’nun ahlakını kuşan.
O’nun dünyasında soluklan.
O’nun boyasına boyan.
O’nu bil.
O’nu bul.
O’nu öğren.
O’nu hecele.
O’na benze.
O’nu kılavuz edin.
O’nun izine bas.
O’nun ışığı ile aydınlan.
O’nun gibi dua et.
O’nun gibi dur Allah’ın huzuruna.
Onun gibi olsun, kıyamın, kıraatin, rükun ve secden O’nun gibi olsun.
O’nun yüreği gibi kaynasın yüreğin Rabbin huzuruna durduğunda...
O’nun gibi yaşa.
O’nun gibi sığın Allah’a.
O’nun gibi ıslatsın göz yaşların toprağı...
O’nun yüreğine aç yüreğini.
O’nun dünyasına eklemle dünyanı.
O’nunla arana mesafe koyma, kapat yılları, yolları... Aş engelleri.
O’nun kardeşi olmaya çalış.
O’nun “kardeşim” diyeceği yürek kıvamına kavuş.
O’nunla Kevser Havuzu’nun başında buluşmak olsun gayen.
O’nun avucundan su içmek için yürü hayat yolunu...
O’nun dostları arasına sokul.
O’nun yıldızlarından bir yıldızla dost ol... Gönlünde sakla o yıldızların şavkını.
O’nun Ebubekir’i ol, Ömer’i, Osman’ı Ali’si, Bilal’i, Mus’ab’ı, Muaz’ı ol. O’nun Fatıma’sı ol, Hatice’si ol, Ayşe’si ol O’nun.
O’nu unutma.
O’nu sev, sev O’nu.
O’nun sevgisiyle yoğur kalbini...
O ısıtsın kalbini derin muhabbetiyle...
O’nunla buluş her kararsız kaldığın anda.
O’na danış aklın karıştığında, yolunu şaşırdığında.
O’nunla ol Hicret’te... Sevr’de...
O’nun refakatinde kur Medine’ni... O’nunla birlikte taş taşı mescidlerine...
O’nunla birlikte rüya gör bir kayanın çıngısında... İstanbul’u gör, İstanbul’u al, gülzar yap.
O’nunla ol Bedir’de, Uhud’da, Hendek’te, Huneyn’de, hele Tebük’te...
O’nun cehdini paylaş...
O’nun cihadından yürek taşı çağlarına...
O’nsuz olmaktan,
O’nsuz kalmaktan...
O’nun azalmasından kork hayatında... .
O’ndan ayrı düşmekten sakın Bedir’de, Uhut’ta, hele Tebük’te...
O’nun için yığ varını yoğunu meydana...
“O var” de, evde ne bıraktın diye sorulduğunda... O’nun gözlerine bakarak sevgi tomurcuklarıyla...
O’nun yolculuğuna geç kalmaktan kork, kork helak olmaktan...
O’nun yüzünü çevirmesinden kork.
O’nun darılmasından kork.
O’nun bir bakışına hasret kalmaktan kork.
Onunla ahdi bozmaktan kork. Yüreğinde araya mesafe girmesinden kork.
O’ndan ayrı düşmekten sakın, Livaü’l- Hamdin açıldığı zor günde...
O’na uzak kalmaktan sakın.
O’ndan uzak geçen günlerine yan, kavrul.
O’nun sevgisiyle donat yuvanı...
O’nunla dost eyle çocuklarını...
O’nu konuk eyle evine...
O’nun gibi rahmet ol âlemlere...
O’nun yoluna can koy. Can koy, can koy, can koy!
O’nunla var ol, olacaksan. O’nsuz tüm varoluşlardan kurtul.
Tut O’nun elinden.
O’nun elinden tut nefes alıp verdikçe... < “(Ey Rasulüm) Sen onların içinde bulunduğun sürece Allah, onlara azab edecek değildir.” (Enfal, 33) “Andolsun ki Rasulullah’ta sizin için; Allah’a ve Ahiret gününe kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çok zikredenler için bir üsve-i hasene vardır. “ (Ahzab, 21) “(Ey Rasulüm) De ki: Allah’ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın.” (Al-i İmran, 31) “Peygamber, mü’minler nazarında kendi canlarından daha önce gelir...” (Ahzab, 6) “Rasul size ne verdiyse onu alın! Size neyi yasakladıysa ondan da kaçının ve Allah’tan korkun! Çünkü Allah’ın azabı şiddetlidir.” (Haşr, 7) “Ey iman edenler! Allah’a itaat edin ve Peygamber’e itaat edin de amellerinizi boşa çıkarmayın.” (Muhammed, 33) “(Rasulüm), Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik.” (Enbiya, 107) “Andolsun ki, size kendinizden öyle bir Peygamber gelmiştir ki, sizin sıkıntıya uğramanız O’na çok ağır gelir. O, size çok düşkün, mü’minlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir.” (Tevbe, 128)
Ahmet Taşgetiren
3 yorum:
YÜREĞİNE SAĞLIK ARKADAŞIM,PAYLAŞIMIN HARİKA ALLAH RAZI OLSUN SENDEN,İNŞALLAH ONUN YOLUNDA AYRILMADAN BU DÜNYAYI TERKEDERİZ,ÇOK DUYGULANDIM,SELAMLAR...
Muhtesem bir paylasimmm cok beyendimm,duygulanarak okudumm yüreyine saglik canim benimm cok öpüorumm seni...
Allah razı olsun. :)
Bizim gibi görmeden seven ümmet varmıdır ki...
Yorum Gönder