Örgü,Dantel,Yemek,Hobi,Fotoğraf,Eğlence,Oya,Elişi,Kısacası hayata dair güzel olan ne varsa... Elimden gelen her şey burada... Copyright © 2007 Gelibolu17
30 Nisan 2010
İkbal'le Küçük Mutluluklar
HAYIRLI CUMALARA EFENDİM...
SEVGİLERİMLE
İkbal'le Küçük Mutluluklar: Gün Doğdu
"...Gözbebeğimiz gibi baktığımız, gerekli tüm ihtimamı gösterdiğimiz hâlde solan, büyümeyen, çiçek açmayan bitkilerimizi düşündüm. Evlerimizde, suyunu, vitaminini, gübresini verdiğimiz, uygun yere yerleştirdiğimiz, özenle baktığımız hâlde bitkilerimiz çiçek açmazken, bütün engellere rağmen kayalıklardaki çiçeklerin tüm güzelliklerini sergilemesinin nedeni ne olabilirdi acaba? Hani, özel odaları, öğretmenleri, son model cep telefonları varken sınıfta kalan çocuklarımıza inat, gecekonduda yaşayan öğrencilerin takdirname alması, en iyi okulları kazanması gibi... Sanırım bu, bir azim meselesi, Yeter ki isteyelim, içimizden gelsin, bir işi başarma isteği olsun yüreğimizde... İşte o zaman çelik teller bile bizi engelleyemez..."
İkbal Gürpınar Karagözlü, uzun bir aradan sonra yeni kitabı İkbal'le Küçük Mutluluklar: "Gün Doğdu" ile siz sevgili okurlarıyla hasret gidermek için sabırsızlanıyor... Elinden bal damlar gibi yazdığı satırlarla bizlerin dikkatini, hayatımızın koşuşturması içerisinde unuttuğumuz, ihmal ettiğimiz, geri plana attığımız konulara çekmeye çalışıyor. Ve hepimizi sevgi ve saygı dolu bir yaşama davet ediyor!...
çok güzel bir kitap,okudum,tavsiye ediyorum...
29 Nisan 2010
59.porselen demlik çay saati etkinliği
http://porselendemlik.blogcu.com
http://gelibolu17.blogspot.com
tarafından hazırlanmış olan
59.PORSELEN DEMLİK ÇAY SAATİ ETKİNLİĞİ'NE
30 NİSAN 2010-14 MAYIS 2010
TARİHLERİ ARASINDA
http://mutfaktansesler.blogspot.com/
YANİ GÜLSÜM ARKADAŞIMIZ EV SAHİBELİĞİ YAPACAKTIR.
SİZ SEVGİLİ ARKADAŞLARIMI VE KATILMAK İSTEYEN HERKESİ ETKİNLİĞİMİZE DAVET EDİYORUM!!!
İSTEDİĞİNİZ KADAR TARİFLE KATILABİLİRSİNİZ...
ETKİNLİĞİMİZE YEMEK GÖNDERİLMEMESİNİ RİCA EDİYORUM.
LÜTFEN ÇAYIN YANINDA VERİLECEK TARİFLER OLMASINA DİKKAT EDELİM.
SEVGİLER
Önyargı-Sabitfikirlilik
Günün birinde uzaklarda bir köyde çocuğu doğmadan kocası ölmüş ve tek başına yaşayan hamile bir kadın kendisine arkadaş olması için dağda yaralı olarak bulduğu bir gelinciği evinde beslemeye başlar.
Gelincik vefalıdır. Kadının yanından bir an bile ayrılmaz.
Her ne kadar evcil bir hayvan olsamasa da zamanla oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra kadının çocuğu doğar Tek başına tüm zorluklara göğüs görmek ve yavrusuna bakmak zorundadır.
Günler geçer ve kadın bir gün bir kaç dakikalığınada olsa evden ayrılmak zorunda kalır. Gelincikle bebek evde yanlız kalmışlardır. Aradan biraz zaman geçer ve anne eve gelir. Gelinciği ve kanlı ağzını görür.
Anne çıldırmışcasına Gelinciğe saldırır ve oracıkta hayvanı öldürür.
Tam osırada içerdeki odadan bir bebek sesi duyulur. Anne odaya yönelir. Ve odada beşiği, beşiğin içindeki bebeği ve bebeğin yanında duran parçalanmış bir yılanı görür.
Toplumumuzda yasanan sorunlarin ana nedenlerinden biri, insanlarin yeterli bilgiye sahip olmadan olaylari yorumlamasidir. Onyargi, asagidaki gibi tarif edilebilir;
Onyargiya gorsel olarak bir ornek verelim.
Asagidaki fotografa iyi bakin, ilk baktiginizda ne goruyorsunuz?...
Bir calilik uzerinde oturan kurbaga degil mi?
Bakin resim belli bir sure sonra hareket ediyor, ne imis?
Bir at basi...
Demek ki; "hayatta hic bir sey gorundugu gibi olmayabilirmis", ne dersiniz?
Ofke ve kininizle hemen karar vermeyiniz.Duyduklarinizin hicbirine gozunuzle gorduklerinizin yarisina inanin.Cunku gercekler gozlerinizle dahi gorseniz oyle olmayabilir.
Onyargisiz olan kisiler, yasama farkli gozle bakabilen kisilerdir. Ne zaman bir olaya onyargiyla yaklasacak olursaniz, kurbaga'nin at basina donusebilecegini hic unutmayin.
Einstein´in söylediği rivayet edilen bir söz var:
"Insanlardaki önyargıyı parçalamak benim atomu parçalamamdan çok daha zor"
Her şeye ön yargılı ve taraflı olarak yaklaşanlara atfolunur.....
ÖNYARGININ OLMADIĞI ! EN GÜZEL GÜNLER SİZLERİN OLSUN
Onyargisiz ve yargisiz infazlardan uzak bir dunya dilegiyle.
FW li mailimizden alıntıdır...
Gelincik vefalıdır. Kadının yanından bir an bile ayrılmaz.
Her ne kadar evcil bir hayvan olsamasa da zamanla oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra kadının çocuğu doğar Tek başına tüm zorluklara göğüs görmek ve yavrusuna bakmak zorundadır.
Günler geçer ve kadın bir gün bir kaç dakikalığınada olsa evden ayrılmak zorunda kalır. Gelincikle bebek evde yanlız kalmışlardır. Aradan biraz zaman geçer ve anne eve gelir. Gelinciği ve kanlı ağzını görür.
Anne çıldırmışcasına Gelinciğe saldırır ve oracıkta hayvanı öldürür.
Tam osırada içerdeki odadan bir bebek sesi duyulur. Anne odaya yönelir. Ve odada beşiği, beşiğin içindeki bebeği ve bebeğin yanında duran parçalanmış bir yılanı görür.
Toplumumuzda yasanan sorunlarin ana nedenlerinden biri, insanlarin yeterli bilgiye sahip olmadan olaylari yorumlamasidir. Onyargi, asagidaki gibi tarif edilebilir;
Onyargiya gorsel olarak bir ornek verelim.
Asagidaki fotografa iyi bakin, ilk baktiginizda ne goruyorsunuz?...
Bir calilik uzerinde oturan kurbaga degil mi?
Bakin resim belli bir sure sonra hareket ediyor, ne imis?
Bir at basi...
Demek ki; "hayatta hic bir sey gorundugu gibi olmayabilirmis", ne dersiniz?
Ofke ve kininizle hemen karar vermeyiniz.Duyduklarinizin hicbirine gozunuzle gorduklerinizin yarisina inanin.Cunku gercekler gozlerinizle dahi gorseniz oyle olmayabilir.
Onyargisiz olan kisiler, yasama farkli gozle bakabilen kisilerdir. Ne zaman bir olaya onyargiyla yaklasacak olursaniz, kurbaga'nin at basina donusebilecegini hic unutmayin.
Einstein´in söylediği rivayet edilen bir söz var:
"Insanlardaki önyargıyı parçalamak benim atomu parçalamamdan çok daha zor"
Her şeye ön yargılı ve taraflı olarak yaklaşanlara atfolunur.....
ÖNYARGININ OLMADIĞI ! EN GÜZEL GÜNLER SİZLERİN OLSUN
Onyargisiz ve yargisiz infazlardan uzak bir dunya dilegiyle.
FW li mailimizden alıntıdır...
25 Nisan 2010
İki renk açan sıklamen çiçeğim
Bu çiçeği 3 hafta önce falan alıp ekmiştim,çiçekçiden üstünde zaten tomurcukları vardı,ne renk açacağı belli değildi,satıcıya sorduğumda beyaz dedi,
neyse şimdi benim sıklamen im açtı ama bana bir sürpriz yaparak...
bütün çiçekleri beyaz açmasına rağmen bir tane çiçeği pembe açtı,
ve ben çok şaşırmış durumdayım...
sizlerede göstermek istedim...
belki aranızda bu konuda bilgisi olan vardır...
By gelibolu17
24 Nisan 2010
Bebek Yeleği
Bu yeleği yeğenime örmüştüm,ama buraya eklemek ancak kısmet oldu...
aslında ben ona bebekken beyazını örmüştüm bu örneğin.
o küçüldüğü için annesi yenisini örmemi isteyince şimdide krem rengini ördüm...
İyi günlerinde giysin eren'imiz...
sevgilerimle
By gelibolu17
aslında ben ona bebekken beyazını örmüştüm bu örneğin.
o küçüldüğü için annesi yenisini örmemi isteyince şimdide krem rengini ördüm...
İyi günlerinde giysin eren'imiz...
sevgilerimle
By gelibolu17
"İslamı'n Işığında" Dini Etkinliği 2-"Aşk ve Evlilik"
Aşk yok, muhabbet var
Kur’an—ı Kerim’de aşk sözcüğü yer almıyor. Sevgiyle ilgili ayetlerde daha çok hub, meveddet ve muhabbet kelimeleri kullanılıyor. Ancak kelime olarak olmasa bile anlam olarak Kur’an—ı Kerim’de aşk pek çok yerde geçiyor; “İman edenler Allah’ı daha şiddetle severler” (Bakara, 2/165). İslam alimleri de aşkı aşırı sevgi olarak tanımlamışlar. Zeliha’nın Hz. Yusuf’a duyduğu sevgi de (Yusuf Suresi, 12/30) aşkın tanımına uyuyor. Kur’an—ı Kerim’de bu sureye Ahsenül—Kasas (Hikayelerin en güzeli) denilmiş. Hz. Yusuf ile Züleyha’nın aşk macerası daha sonraki şairler için de esin kaynağı olmuş ve bu hikaye çerçevesinde mesneviler kaleme alınmış.
Muhabbet ise; “Maddi veya manevi haz veren bir şeye duyulan meyil, bir nesneye ya da şahsa ilgi göstermeye iten duygu” olarak tanımlanmış. Ancak kimi alimler buna da karşı çıkmış ve muhabbetin insani bir duygu olarak tanımının yapılmasının imkansız olduğunu söylemişler. İşte tanımlanamayan muhabbetin ileri boyutuna aşk denmiş. İkisi arasında nasıl bir sınır olduğu ise belirlenememiş. Zaten bu yüzden de İslam tarihinde aşk yerine muhabbet, muhabbet yerine de aşk terimleri kullanılmış.
Kur’an’daki bir çok ayette, Peygamber Efendimizin “Habibullah (Allah’ın sevgilisi) olarak anılması da İslam’ın aşka verdiği önemi göstermesi bakımından dikkat çekici olsa gerek. Sûfilere göre Allah’ın sevgiyle tecelli etmesinden âlem meydana gelmiştir. Bu görüşü benimseyenlere göre âlem aşktan yaratıldığı için her zerrede aşkın izini görmek mümkün.
Hz. Peygamber, Vedâ Hutbesinde şöyle buyurmuştur: “Kadınlar hakkında Allah’tan korkunuz. Çünkü siz onları Allah’ın emâneti diye aldınız. Allah’ın sözü uyarınca ırzlarını kendinize helâl kıldınız. Onların, sizin yataklarınıza bir adamı almamaları ve iffetlerini korumaları, sizin onlar üzerindeki haklarınızdandır. Eğer böyle bir şey yaparlarsa hafifçe onları dövünüz. Sizin de onların geçimlerini ve giyimlerini sağlamanız, onların sizin üzerinizdeki haklarındandır.” (Müslim, Hac 147, 194; Tirmizî, Fiten 2, Tefsir 2; Ebû Dâvud, Menâsik 56; İbn Mâce, Menâsik 84)
"Nikâh benim sünnetimdendir. Kim benim sünnetimi uygulamazsa benden değildir. Evleniniz, çoğalınız; ben diğer ümmetlere karşı sizin çokluğunuzla iftihar ederim..." (İbn Mâce, Nikâh 1)
"Sizden birinizin evliliğinde sadaka sevabı vardır" (Müslim, Zekât 52; Ebû Dâvud, Tatavvû' 12, Edeb, 160; Ahmed bin Hanbel, V/167, 168)
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Evli insanın kıldığı iki rekat namaz, geceyi ibadetle geçiren ve gündüzleri de oruç tutan bekar insanın (ibadetinden) daha hayırlıdır.”
Men la Yehzuruh’ul-Fakih, c. 3, s. 384
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Uyuyan evli kimse Allah nezdinde geceleri ibadet eden gündüzleri ise oruç tutan bekardan daha üstündür.”
Bihar’ul-Envar, c. 103, s. 221
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Ümmetimin iyileri evliler, kötüleri ise bekarlardır.”
Bihar’ul-Envar, c. 103, s. 221
İmam Sadık (a.s) şöyle buyurmuştur: Adamın biri babamın yanına geldi. Babam kendisine, “eşin var mı?” diye sordu. Adam, “hayır” dedi. Bunun üzerine babam şöyle dedi: “Ben dünya ve içindeki her şey benim olsa da bir tek gece eşsiz kalmayı istemem.” (Babam daha sonra şöyle dedi “Evli adamın kıldığı iki rekat namaz; geceleri ibadet eden, gündüzleri ise oruç tutan bekar kimsenin ibadetinden daha üstündür.” Babam daha sonra kendisine yedi dinar vererek şöyle buyurdu: “Git bununla evlen.”
Bihar’ul-Envar, c. 103, s. 217
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Evlenen kimse dininin yarısını korumuş olur. (Başka bir hadiste de şöyle buyurulmuştur “Geri kalan yarısı hususunda da Allah’tan korkmalıdır.”
el-Kafi, c. 5, s. 328
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “Cehennem ehlinin çoğu bekarlardır.”
Men La Yehzuruh’ul-Fakih, c. 3, s. 384
Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: “En kötü ölüleriniz bekarlardır.”
Sevgi, insanın elinde olmayan bir duygudur. İffeti [namusu] korumak ve günah olan işlerden kaçmak şartı ile birisine karşı sevgi duymak günah olmaz. Hatta iffetini koruyarak sevgisini gizlemek çok sevaptır. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:
(Aşkını gizleyip, iffetini muhafaza ederek ölen şehiddir.) [Hakim, Hatib]
(Aşkını gizleyip, iffetini muhafaza ederek sabredeni Allahü teâlâ, affedip Cennete koyar.) [İ.Asakir]
Demek ki, dinimizde iffeti muhafaza etmek ve sevgisi sebebiyle günah işlememeye sabretmek, çok sevaptır. Çünkü genel olarak sevgi insanı sağır ve kör ettiği için, insanın kendisini günah işlemekten alıkoyması zordur. Zor olan işleri başarmanın sevabı da büyük olur. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Ümmetimin hayırlıları, aşk belasına maruz kalınca iffetini muhafaza edenlerdir.) [Deylemi]
HZ. HîFÂ HATUN r.a.
Menkıbesi anlatılan fakat hayatı hakkında malumat verilmeyen kadın sahabelerden biridir. Medineli ve ensardan olduğu anlaşılmaktadır. Kabilesi ve doğum tarihi bilinmemektedir.Medine-i Münevvere’de güzelliği ile ün salmış bir kadındı. Bir gün Rasûlullah (s.a.v) efendimizin huzuruna gelip şöyle söyledi: “Ya RasûlALLAH! Bana beni cennete götürecek bir iş öğret!” Rasûlullah (s.a.v) “Önce biriyle evlen. Bununla dinin yarısını emniyete alırsın.” buyurdu. Ya RasûlALLAH! Benim dengim kim olur? “Beni Habeş Necâşîsi (kral) istedi, ben onu istemedim. Ubeydullah yüz deve ve başka şeyler de verdi, onu da kabul etmedim. Lakin siz ahirette kurtuluşumun evlilikten geçtiğini buyurdunuz. Siz kimi münasip görürseniz onunla evlenmeye razıyım.” dedi. Hîfâ Hatun’un siz kimi münasip görürseniz razıyım sözünün altında, gönlünden Peygamberimizin kendisini müminlerin annelerinden kılacağı ümidi vardı. Lakin Rasûlullah’ın (s.a.v) böyle bir niyeti yoktu. Onu gücendirmek de istemiyordu. “Yarın sabah mescide en evvel kim gelirse onunla evlendireceğim.” buyurdu. Onunla evlenmek isteyen sahabeleri de ümitsizliğe düşürmek istemediğinden böyle bir yol takip etmeyi uygun görmüştü.Ertesi gün hiç biri erken uyanamadı. ALLAH .(c.c) onlara uykudayken uyanma imkanı bahşetmedi. Rasûlullah (s.a.v) kimin geleceğini bekleyiverirken aniden Süheyb isimli, fakir, siyah renkli, görünüşü güzel olmayan, uzun boylu, zayıf ve ince yapılı olan sahabe geldi. Hîfâ Hatun ise, zengin, güzel ve rağbet edilen biriydi. Namazdan sonra Hîfâ Hatunu çağırdı, durumu bildirdi. O da buna razı oldu. Hiç itiraz etmedi. Rasûlullah (s.a.v) hutbe okudu, nikahlarını akdetti. “Süheyb, kalk ve bu hanımın için bir şeyler al!” buyurdu. Lakin Süheyb, dünyalığı olmadığını söyleyince Hîfâ Hatun, kendi servetinden on bin dirhem gümüşlük bir kese getirtti. Onları Süheyb’e verdiler. O da gerekli şeyleri alıverdi. Sonra Rasûlullah (s.a.v) “Ey Süheyb! Hanımının elini tut, onu evine götür!” buyurdu. Bu sefer Süheyb (r.a) dedi ki, Ya RasûlALLAH (s.a.v)! benim evim mesciddir. Hangi eve götüreyim?” Süheyb’in bu cevabını işiten Hîfâ Hatun, “filan yerdeki hazır konağı sana bağışladım. Kalk beni oraya götür.” dedi. Onun bu âlicenap tavrı ve hareketi Rasûlullah’ın (s.a.v) çok hoşuna gitti de ona dua etti. Sahabe de onun bu hareketini çok takdir ettiler ve onu övdüler.
Karı ve koca kalktılar ve birlikte konağa gittiler. Akşam olunca yemeklerini yediler. Rablerine hamd ettiler. Nihayet yatma vakti gelince, Hîfâ Hatun “Ey Süheyb! Bil ki, ben sana nimetim, sen bana mihnetsin. Sen bu nimete şükür, ben bu mihnete sabır için, gel bu geceyi ibadet ve taatle geçirelim. Sen şükrediciler, ben sabrediciler sevabına kovuşayım. Çünkü Rasûlullah (s.a.v) ‘Cennette yüksek çardak vardır. Bunda yalnız şükredenler ve sabredenler bulunur’ buyurdu.” dedi.
O gece ikisi de taat ve ibadet ile meşgul oldular. Sabah namazını eda için Süheyb mescide geldi. Cebrail a.s onların gerekli hallerini Rasûlullah’a (s.a.v) bildirdi. Cennet ve Cemâl-i ilâhî ile onlara müjde verdi. Rasûlullah (s.a.v) “Ey Süheyb! Geceki hâlini, sen mi anlatırsın, ben mi söyleyeyim?” buyurdu. Süheyb, Ya RasûlALLAH (s.a.v) siz söyleyiniz dedi. Rasûlullah (s.a.v) durumlarını, yaptıklarını bildirdi. Ve sonra “Siz cennetliksiniz ve ALLAH u Teâlâyı göreceksiniz” müjdesini verdi. Süheyb sevincinden ve Cenâb-ı Hakk’ın didarı müjdesine kavuşmak şevkinden başını secdeye koydu ve “Ya Rabbi! Eğer beni mağfiret etmişsen, günahlara bulaşmadan ruhumu kabz et! dedi. ALLAH u Teâlâ, onun ruhunu secdede iken kabz etti. Orada bulunan tüm sahabeler buna ağladılar. Rasûlullah (s.a.v) “Daha şaşılacak şey, Hîfâ’nın da bu anda ruhunu Hakk’a teslim etmiş olmasıdır.” buyurdular. Hakikaten o esnada Hîfâ Hatunun da Hakk’a yürüdüğünden kimsenin şüphesi olmadı. Muhbir-i sadık efendimizin her haber verdiği doğruydu. Nitekim bu da böyle oldu. Sahabe-i Kiram efendilerimiz her ikisinin de cenaze işlemlerlerini yaptıktan sonra ikisini de Cennet'ül Bakî'ye yanyana defnettiler. Başları ucuna iki tahta koydular. Tahtalardan birine: “Bu ALLAH u Teâlâ’nın nimetine şükür edenin kabridir.” diye yazdılar. Öbürüne de: “Bu ALLAH u Teâlâ’nın mihnetine sabredenin kabridir.” ibaresini yazdılar. Bu olay ile bir kere daha anlaşılmıştır ki, Ashab-ı kiram kuvvetli bir imana ve tam bir teslimiyete sahip idiler.
ALLAH (c.c) hepsinden razı olsun!
Bu yazımı HÜMEYRA
arkadaşım ev sahibeliğini üstlendiği "İslamın Işığında"
isimli etkinliğimize gönderiyorum...
sevgilerimle...
22 Nisan 2010
23 NİSAN ULUSAL EGEMELİK VE ÇOCUK BAYRAMI
BÜTÜN MİNİK KARDEŞLERİMİN,23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI KUTLU OLSUN!
Resimler netten alıntıdır.
çok teşekkürler...
sevgiler
Resimler netten alıntıdır.
çok teşekkürler...
sevgiler
21 Nisan 2010
"İslamın Işığında" Dini Etkinliği-2 Aşk ve Evlilik
"Ey gençler topluluğu; sizden kim evlenmeye güç yetirirse evlensin. Zira evlenmek, gözü ve mahrem yeri en çok koruyandır. Kim de evlenmeye güç yetiremezse oruç tutsun. Zira oruç şehvetten uzaklaştırır, şehveti kırar." (Hadis-i Şerif, İbn-i Mesud)
"Evleniniz, çoğalınız. Çünkü ben kıyamet gününde sizin çokluğunuzla iftihar edeceğim."
( Hadis-i Şerif )
humeyraninyeri.blogspot.com
gelibolu17.blogspot.com
tarafından hazırlanan
İSLAM'IN IŞIĞINDA
isimli etkinliğimize vereceğiniz destekler için şimdiden çok teşekkürler.
Biz düşündük ki, hepimiz sayfalarımızda
"İslamda Aşk ve Evlilik"
hakkında yazılar yazıp yayınlarsak, hem hep birlikte yeni ayetler, hadisler, dualar öğreniriz,
hem de bilgilerimiz tazelenir.
22 NİSAN-7 MAYIS
tarihleri arasında
humeyraninyeri.blogspot.com
arkadaşımız ev sahibeliği yapacaktır.
Sayfanızda yazınızı yayınlayıp başına
-İslam'ın Işığında-
hümeyra'ya haber verirseniz yazınızı zevkle sayfasında yayınlayacaktır.
Ayrıca bu etkinliğe isteyen herkes katılabilir,
davetiye götüremediğimiz arkadaşlarımız lütfen kusura bakmasınlar.
Etkinliğimize herkes davetlidir...
Sevgiler
Not: Yazılarımızda kullandığımız ayet ve hadislerin kaynaklarını da yazarsak, çok daha güzel olur.
-İslam'ın Işığında-
MEKNUN
arkadaşımızın duası
Gayb ilminle ve halk üzerine kudretinle, hayatı benim için hayırlı gördükçe beni yaşat, ölümü benim için hayırlı gördüğün zaman da beni vefât ettir.
Ey Rabbim!
Gizlide ve açıkda senden haşyetini istiyorum.Rızâ hâlinde de, gadab hâlinde de ihlâs sözünden ayırmamanı istiyorum, fakirlikte de zenginlikte de i'tidâlden ayırmamanı istiyorum.Senden tükenmez bir ni'met, kesilmez bir göz ferahlığı (yüzde açıkça görülen neş'e ve huzûr) istiyorum. Senden beni kazâna râzı kılmanı, ölümden sonra yaşamanın serinliğini istiyorum. Senden yüzüne bakmanın lezzetini; sana kavuşmanın şevkini istiyorum. Bütün bunları zarar vericinin zararından, sapdırıcı bir fitneden uzak olarak vermeni istiyorum.
Ey Rabbim!
Bizi îmân zîynetiyle süsle,bizi doğru yolda olan hidâyet rehberleri kıl.”
--AMİN--
MEKNUN
arkadaşımıza çok teşekkürler.
sevgiler,selamlar
MEKNUN
arkadaşımızın duası
Allah'ım...!
Sana layıkıyla kul olmayı öğret bana
Ey Allah'ım...!
Sana layıkıyla kul olmayı öğret bana,
Rasulüne(sav)layıkıyla ümmet olmayı öğret bana,
Nefsimin ve şeytanın şerrinden korunmayı,
Haramlardan uzak kalmayı,
Miraç-vari namaz kılmayı,
Kalbimle dilimle beraber olan oruç tutmayı,
Hz Eyüp misali sabretmeyi,
Hz Yusuf misali sakınmayı,
Hz Yunus misali pişman olmayı,
Hz Ebubekir misali doğru olmayı,
Hz Ömer misali adaletli olmayı,
Hz Osman misali hayalı olmayı,
Hz Ali misali şecaatli olmayı,
Hz Muhammed (sav) misali güvenilir olmayı ihlaslı olmayı samimi olmayı ve
onun gibi kul olmayı mü'min olmayı öğret bana...
Ey Rabbimiz!
Ancak sana yöneldik. Dönüş de ancak sanadır (Mümtehine 4).
Ey Rabbimiz!
Bizi inkar edenler için deneme konusu kılma bizi bağışla!
Ey Rabbimiz!
Yegâne galip ve hikmet sahibi ancak sensin (Mümtehine 5).
Ey Rabbimiz!
Nurumuzu bizim için tamamla bizi bağışla; çünkü sen her şeye
kadirsin (Tahrim 8 ).
İbrahim (a.s)´in Duası:
Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat (Şuarâ 83).
Bana sonra gelecekler içinde iyilikle anılmak nasip eyle! (Şuarâ 84).
Beni Naîm cennetinin vârislerinden kıl (Şuarâ 85).
Süleyman (a.s)´in Duası:
Ey Rabbim! Beni gerek bana gerekse ana-babama verdiğin nimete şükretmeye ve
hoşnut olacağın iyi işler yapmaya muvaffak kıl. Rahmetinle beni iyi
kulların arasına kat (Neml 19).
Amin
MEKNUN
arkadaşımıza çok teşekkürler.
sevgiler,selamlar
NERİMANINMUTFAĞI
arkadaşımızın duası
eyyy alemlerin rabbi .eyy alemlerin yaratıcısı
senden geldik sana döneceğiz
sana döndüğümüzde bu yüzümüzü karartma
eyy rabbimm bizi merhametinle yargıla
eyyy rabbimm bizi nefsimizin elinde bırakma
eyyy rabbimmm beni benimle yanlız bırakma
eyyy rabbimmm benim kalbimi temizlemem için yardım et
eyyy rabbimmm bana verdiğin bu nimetlerin hesabını sorma
eyy rabbimm bana verdiğin bu nimetlere şükretmeyi nasip et
eyy rabbimmm bana verdiğin bu azalarımı iyilk yapmak için kulllanmayı nasip et
eyy rabbimm alan el etme veren el et
eyyy rabbim katılaşmış şu kalbimi yumuşat
eyy rabbbim senin kapından başka kapı aratama
eyy rabbim kendi kapına muhtaç et
eyy rabbimm senden gelen her şeye razıyız
eyy rabbimm bize verdiğin musubetlere dayanma gücü ver
aminn aminn
NERİMANINMUTFAĞI
arkadaşımıza çok teşekkürler.
sevgiler,selamlar
BELGUZARANNE
arkadaşımızın duası
ALLAHIM, ACİZLİKTEN, FAKİRLİKTE,KORKAKLIKTAN, TEMBELLIKTEN,HİLEKAR DOSTTAN, FAYDASIZ İLİDEN, KABİR AZABINDAN,AĞLAMAYAN GÖZDEN,SIKINTI VE ÜZÜNTUDEN, ÜRPERMEYEN KALPTEN,HERTÜRLÜ HASTALIKTAN,BORÇ ALTINDA KALMAKTAN,KABUL OLMAYAN DUA DAN, DOYMAK BİLMEYEN NEFİSTEN,İHTİYARLAYIP ELE AVUCA DÜŞMEKTEN, ZALİM OLMAKTAN , ZULME UĞRAMAKTAN, İSYAN ETTİREN FAKIRLİKTEN, AZDIRAN ZENGİNLİKTEN VE GELEEĞE KAYGILANMAKTAN ,SANA SIĞINIRIM....AMİN
BELGUZARANNE
arkadaşıma çok teşekkürler.
sevgiler,selamlar
LÜTFİYE
arkadaşımızın duası
KAZA VE BELALARDAN KORUNMAK İÇİN DUA
"Allahümme ente Rabbî lâ ilâhe illa ente aleyke tevekkeltü ve ente rabbü'l -arşi'l-azim.lâ havle ve lâ kuvvete illâ billahi'l-aliyyi'l-azîm. Mâşâallahu kâne ve mâ lem yeşe' lem yekun, a'lemü ennellâhe alâ külli şey'in kadîr ve ennellâhe kad ehâta bi külli şey'in ilmen.ve ahsaa külli şey-in adede. Allahümme inni eûzubike min şerri nefsî ve min şerri külli dâbbetin. Ente âhizun binâsiyetiha. İnne rabbî ala sırâtın müstakîm."
Tercümesi: "İlâhî, Rabbim sensin, senden başka ilâh yok. Sana güvenirim. Büyük arşın Rabbi sensin. Allah ne dilerse o olur. Binaenaleyh dilemediği şey olmaz. Kuvvet ve kudret Yüce ve Büyük Allah'ındır. Biliniz ki, Allah her şeye kudretlidir. Allah'ın ilmi her şeyi kaplar. İlâhî, ben nefsimin şerrinden, her şirretin ve her hayvanın şerrinden sana sığınırım. Hepsinin nahiyesinden tutacak sensin. Muhakkak Rabbim doğru yolun sahibidir."
bu duayı http://gelibolu17.blogspot.com/ arkadaşıma gönderiyorum...
LÜTFİYE
arkadaşımıza çok teşekkürler.
sevgiler,selamlar
GÜLLERHÜRMETİNE
arkadaşımızın duası
"Onlar ki; inanmışlardır ve kalpleri Allah'ı anmakla huzura kavuşmuştur. Dikkat edin; gerçekten kalpler, ancak Allah'ı anmakla huzura kavuşur." (Rad 28 - İbni Kesir Meali)
ADAP NEDİR?
GÜLLERHÜRMETİNE
arkadaşımıza çok teşekkürler.
sevgiler selamlar
HASPINAR
arkadaşımızın duası
TAHRİM SURESİ 8
Farzetki Öldün
İmam Ahmed bin Hanbel döneminde yaşayan Haris el-Muhasibi, bu kitabında ayet ve hadisler ışığında okuyucunun elinden tutararak ölüm sonrasında başına gelecekleri adım adım yaşatmaya çalışıyor.
Bu kitabı okuduğunuzda Cennetin nimetlerini tatmış ve Cehennem'in yakıcı sıcaklığını ensenizde hissetmiş olacaksınız.
Tercüme:
DOÇ.DR.ABDÜLAZİZ HATİP
Arkadaşlar ben bu kitabı çok beğenerek okudum,
sizede tavsiye ediyorum.
çok faydalı bir kitap,okumanızı isterim,
Öldüğümüz zaman yaşayacaklarımızı anlatıyor,adıda zaten FARZETKİ ÖLDÜN.
Anlıyacağınız okurken bir nebze ölüyorsunuz...
resim netten alıntı haliyle bütün kitaplarımın resmini çeksem olmuyacak,
resimi netten alıyorum.
sevgilerimle....
Bu kitabı okuduğunuzda Cennetin nimetlerini tatmış ve Cehennem'in yakıcı sıcaklığını ensenizde hissetmiş olacaksınız.
Tercüme:
DOÇ.DR.ABDÜLAZİZ HATİP
Arkadaşlar ben bu kitabı çok beğenerek okudum,
sizede tavsiye ediyorum.
çok faydalı bir kitap,okumanızı isterim,
Öldüğümüz zaman yaşayacaklarımızı anlatıyor,adıda zaten FARZETKİ ÖLDÜN.
Anlıyacağınız okurken bir nebze ölüyorsunuz...
resim netten alıntı haliyle bütün kitaplarımın resmini çeksem olmuyacak,
resimi netten alıyorum.
sevgilerimle....
Edep Yahuu
İbrahim Refik
ALBATROS YAYINLARI
Yabancıların Dilinden Edeb Tarihimiz
Bütün Gönül Gümrükleri İçin Geçerli Pasaport
Şark İslam Medeniyetinin İncelik Motifleri
Bir Medeniyet Felsefesinin İpuçları
Cömertlik Disiplini İle Anlam Kazanan Hayat
Allah’ın "Cevad" İsmiyle Rezonansa Geçme
Kem Göze Karşı Sabrın Acı İksiri
Sevgiyi İktidara Getirebillmek
Ezanının Diriliş Çağrısı
İstanbul Medeniyetinin Estetiği
Yabancıların Üzerinde Ezan Tesiri
Ruhu Gerçek Özgürlüğüne Kavuşturan Bir İnkılap
Niçin Namaz?
Namaz Hareketlerinin Mana Boyutu
Tabiattaki Varlıkların Namazı
Namazın Hakkını Vermek
Namazın Hidayete Kapı Açışı
Namaz Kahramanları
Bir Günlük Tefekkür
Tohumun Duası
Ağustos Tedaileri
Kahramanlarımızı Yaşadığımız Çağa Taşıyabilmek
Bir Laboratuvar Olarak Tarih
Kanunî’den Bali Bey’e Liyakat Dersi
Hassas Bir Makam-Liyakat Terazisi
Mirasçının Ağır Sorumluluğu
Osmanlıda Bir Kitabın Anatomisi
Söğüdün Döl Yatağından Yeni UfukCoğ3rafyalarına
"Edeb Yâ Hû" kavramı, aynı zamanda kitabın da adını teşkil ediyor. Çünkü edeb, insan hayatının bir bölümünü kapsayan bir kavram olmanın çok ötesinde yaşadığımız müddetçe hayatın içinde hep var olan veya var olması gereken bir kavram. Beden dilinden konuşma diline, sosyal ilişkilerden yardımlaşmaya kadar kapsama alanı alabildiğine geniş...
"Edeb Yâ Hû"nun sayfaları arasında seyahata çıkıldığında edeb şuurunun ve edeb eksenli bir hayat felsefesinin kitabın bütününe yayıldığı görülecektir.
Kitap tanıtımları-okuduklarım
DÜŞÜN,ANLA VE AĞLA
VEHBİ YILDIZ.
NİL YAYINLARI...
Düşün Anla ve Ağla, Asr-ı Saadetin ikliminde derlenen bir incelik, hassasiyet, ihlas, vera,aşk ve fedakarlık demeti.Düşün,Anla ve Ağla,Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak,hayatımızı kendilerine göre ayarlayacağımız hadiseleri sık sık okuyup ibret dersi almak ve ona göre hareket etmek; bu hadiselerin kahraman ve yiğitlerini sevmek, ahirette bunlarla beraber olmak arzusuyla hazırlanmış ince bir kitap. 23 baskı yapmış olan ve büyük bir beğeniyle okunan kitap, sade ve anlaşılır üslubundan dolayı her yaştan okurun dikkatini çekiyor.
okudum çok sevdim tavsiye ederim.
sevgilerimle....
VEHBİ YILDIZ.
NİL YAYINLARI...
Düşün Anla ve Ağla, Asr-ı Saadetin ikliminde derlenen bir incelik, hassasiyet, ihlas, vera,aşk ve fedakarlık demeti.Düşün,Anla ve Ağla,Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak,hayatımızı kendilerine göre ayarlayacağımız hadiseleri sık sık okuyup ibret dersi almak ve ona göre hareket etmek; bu hadiselerin kahraman ve yiğitlerini sevmek, ahirette bunlarla beraber olmak arzusuyla hazırlanmış ince bir kitap. 23 baskı yapmış olan ve büyük bir beğeniyle okunan kitap, sade ve anlaşılır üslubundan dolayı her yaştan okurun dikkatini çekiyor.
okudum çok sevdim tavsiye ederim.
sevgilerimle....
19 Nisan 2010
Kreativ Blogger-Yaratıcı Blogger ödülüm-Hemde 2 tane:)
Sevgili arkadaşlarım MEKNUN ve HÜMEYRA
beni "Kreativ Blogger-Yaratıcı Blogger ödülü"ne layık görmüşler...
kendilerine çok teşekkür ediyorum ve gönül dolusu sevgilerimi gönderiyorum...
Yaratıcılık neye bağlıdır? Sanat ve tasarım alanında Alman üniversitelerinden tanınmış üç profesöre yaratıcılık konusundaki yaklaşımlarını sorduk:
Sayın Profesör
Volker Albus , siz ürün tasarımı öğretiyorsunuz. Yaratıcılık öğrenilebilir mi?
Yaratıcılığı öğrenilebilir olduğunu söylemek zor; bir insan da bu ya vardır ya yoktur. Ama işte yaratıcılığın çok çeşitli yönleri var, bunları ortaya çıkarmak gerekiyor önce, sonra da bunun uygun alıştırmalarla geliştirilmesi söz konusu.
Sayın Profesör Rempen, yaratıcılık öğrenilebilir mi?
Yaratıcı çözümlere götüren bazı yolların alıştırması yapılabilir. İkna edici uygun üslup, hoş vakit geçirtebilme, güzelliği ortaya çıkarmada nasıl davranılabileceği incelenebilir. Yaratıcılık yine de şu açıdan öğrenilebilir bir şey değildir: En büyük yaratıcılık için sadece doğruyu bulma duyusuna değil, isabetli sapma duyusuna da ihtiyaç var.
Sayın Profesör Axel Kufus, yaratıcılık öğrenilebilir mi?
Ben, yaratıcılığı değişim için cesaret ve eylem olarak görüyorum. Soru sormak, aramak ve bulup ortaya çıkarmak gücü, eğer bulunacak bir şey yoksa da icat etmek gücü olarak. Bunun için dikkatli gözlem ve önemsiz görünen ayrıntılara karşı duyarlılık, ama aynı zamanda keyifli hayallerin peşinden gitme isteği gerekiyor.
RÖPORTAJ ALINTIDIR...
Bu ödülün kuralları şunlarmış;
Sizi ödüllendirene teşekkür edin.
Sizi ödüllendirenin blog linkini yayınlayın.
Ödülün logosunu yayınlayın.
7 yaratıcı blogger ödüllendirin.
7 blogun linkini yayınlayın.
Ödüllendirdiklerinizi haberdar edin.
Kendiniz hakkında 7 ilginç şey yazın
Evet ilk üç kuralı yerine getirdikten sonra gelelim
7 tane yaratıcı blogger linkini vermeye,
Sevgili:
HAYATCEMRESİ
CAFEMİS
İCLAL
ASİMELEK58
SUSAMÇÖREKOTU
EKOL
AKSUNGUR46
arkadaşlarımı seçmek istiyorum...
bu yazı yayınlandıktan takribi 45 dakka sonra (yani bu 5-6 bardak çay içimlik süre)
ye denk geliyor,kendilerini ödülden haberdar edeceğim...
Sıra gelsin kendim hakkında 7 ilginç şey yazmaya:
Hangi birinden başlasam dermişim?
aslında buraya değil 7,
777 ilginç özelliğimi yazarım ama azcık beynimi kurcalamam lazım:)
Her zaman aklıma gelen başıma gelir,
6.hissim kuvvetlidir (öyle söylüyolar)
yumurtanın her çeşit yemeğini severim,
yağmur altında gezmeyi çok severim
(aslında ben her şartta gezmeyi seviyorum)
Nazara çok inanırım ve üstümde nazar boncuğu taşırım,
Çay içmeyi,demlemeyi çok severim,
Bazı insanların etraflarına negatif elektrik yaydığına inanırım
ve böyle insanlardan mümkün olduğunca uzak durmaya çalışırım,
Evden dışarı çıkarken mutlaka Ayetel Kürsi ve Elham okurum,
Cüzdanımda Ayetel Kürsi taşırım,
kaç oldu saymadım ama ilk aklıma gelenler bunlar:)))
Bu kadar tüm takipçilerime sevgiler,selamlar,
sağlıcakla kalın...
beni "Kreativ Blogger-Yaratıcı Blogger ödülü"ne layık görmüşler...
kendilerine çok teşekkür ediyorum ve gönül dolusu sevgilerimi gönderiyorum...
Yaratıcılık neye bağlıdır? Sanat ve tasarım alanında Alman üniversitelerinden tanınmış üç profesöre yaratıcılık konusundaki yaklaşımlarını sorduk:
Sayın Profesör
Volker Albus , siz ürün tasarımı öğretiyorsunuz. Yaratıcılık öğrenilebilir mi?
Yaratıcılığı öğrenilebilir olduğunu söylemek zor; bir insan da bu ya vardır ya yoktur. Ama işte yaratıcılığın çok çeşitli yönleri var, bunları ortaya çıkarmak gerekiyor önce, sonra da bunun uygun alıştırmalarla geliştirilmesi söz konusu.
Sayın Profesör Rempen, yaratıcılık öğrenilebilir mi?
Yaratıcı çözümlere götüren bazı yolların alıştırması yapılabilir. İkna edici uygun üslup, hoş vakit geçirtebilme, güzelliği ortaya çıkarmada nasıl davranılabileceği incelenebilir. Yaratıcılık yine de şu açıdan öğrenilebilir bir şey değildir: En büyük yaratıcılık için sadece doğruyu bulma duyusuna değil, isabetli sapma duyusuna da ihtiyaç var.
Sayın Profesör Axel Kufus, yaratıcılık öğrenilebilir mi?
Ben, yaratıcılığı değişim için cesaret ve eylem olarak görüyorum. Soru sormak, aramak ve bulup ortaya çıkarmak gücü, eğer bulunacak bir şey yoksa da icat etmek gücü olarak. Bunun için dikkatli gözlem ve önemsiz görünen ayrıntılara karşı duyarlılık, ama aynı zamanda keyifli hayallerin peşinden gitme isteği gerekiyor.
RÖPORTAJ ALINTIDIR...
Bu ödülün kuralları şunlarmış;
Sizi ödüllendirene teşekkür edin.
Sizi ödüllendirenin blog linkini yayınlayın.
Ödülün logosunu yayınlayın.
7 yaratıcı blogger ödüllendirin.
7 blogun linkini yayınlayın.
Ödüllendirdiklerinizi haberdar edin.
Kendiniz hakkında 7 ilginç şey yazın
Evet ilk üç kuralı yerine getirdikten sonra gelelim
7 tane yaratıcı blogger linkini vermeye,
Sevgili:
HAYATCEMRESİ
CAFEMİS
İCLAL
ASİMELEK58
SUSAMÇÖREKOTU
EKOL
AKSUNGUR46
arkadaşlarımı seçmek istiyorum...
bu yazı yayınlandıktan takribi 45 dakka sonra (yani bu 5-6 bardak çay içimlik süre)
ye denk geliyor,kendilerini ödülden haberdar edeceğim...
Sıra gelsin kendim hakkında 7 ilginç şey yazmaya:
Hangi birinden başlasam dermişim?
aslında buraya değil 7,
777 ilginç özelliğimi yazarım ama azcık beynimi kurcalamam lazım:)
Her zaman aklıma gelen başıma gelir,
6.hissim kuvvetlidir (öyle söylüyolar)
yumurtanın her çeşit yemeğini severim,
yağmur altında gezmeyi çok severim
(aslında ben her şartta gezmeyi seviyorum)
Nazara çok inanırım ve üstümde nazar boncuğu taşırım,
Çay içmeyi,demlemeyi çok severim,
Bazı insanların etraflarına negatif elektrik yaydığına inanırım
ve böyle insanlardan mümkün olduğunca uzak durmaya çalışırım,
Evden dışarı çıkarken mutlaka Ayetel Kürsi ve Elham okurum,
Cüzdanımda Ayetel Kürsi taşırım,
kaç oldu saymadım ama ilk aklıma gelenler bunlar:)))
Bu kadar tüm takipçilerime sevgiler,selamlar,
sağlıcakla kalın...
17 Nisan 2010
Kutlu doğum haftası-Dostluk ödüllerim
Canım arkadaşlarım LÜTFİYE ve PINAR
bana DOSTLUK ÖDÜLÜ vermişler...
kendilerine çok teşekkür ediyorum,
inşallah layık olmaya çalışırım...
bende bütün BLOGCU ve BLOGGER arkadaşlarıma bu güzel
DOSTLUK ÖDÜLÜ nü gönderiyorum..
ve KUTLU DOĞUM HAFTAMIZ KUTLU OLSUN diyerek
sevgilerimi,selamlarımı gönderiyorum...
kabul buyrun efendim...
Not:
Aşağıdaki videoyuda izlemenizi tavsiye ederim...
HZ MUHAMMED (sav)
Asrin kubbelerine adi nurla yazılan
Kutlu Doğum Şiirleri İsmi semada Ahmed yerde Muhammed olan
Yedi katli göklerde Hak Cemalini gören
Evvel ahir yolcusu ya hazreti Muhammed
Sağanak nur yağmurlar inerken yedi kattan
O gece sendin gelen ezel kadar uzaktan
Melekler her zerreye müjde verirken Hak tan
O gece sendin gelen ya hazreti Muhammed
Güneşler o gecenin nuruna secde ederken
Yıldızlar mesk içinde kainat vecd ederken
Bütün hamd u senalar Yüce Rabb'e giderken
O gece sendin gelen ya hazreti Muhammed
Kabe'de sirk taslar putlar yere dönerken
Cehalet bayraklar birer birer inerken
Bin yıllık küfr ateşi ebediyen sönerken
O gece sendin gelen ya hazreti Muhammed
O gece Save gölü mucizeyle kururken
Kisra Saraylar nda sütunlar savrulurken
Arzdan arsa alemler rahmetini bulurken
O gece sendin gelen ya hazreti Muhammed
Sen ki doğum kundağı ak bulutla örülen
Doğar doğmaz Allah a secde emri verilen
Anlında alemlere rahmet tacı görülen
Kainat efendisi ya hazreti Muhammed
Sen ki güzel huyların ahlakin meşalesi
Sabir doruklarinda beserin en yücesi
Senin cennet mekanin fakirlerin hanesi
Gönüllerin hazinesi ya hazreti Muhammed
Sana şahit sonsuzlar ezelde beri her an
Sana şahit ayetler her zerre ve her mekan
Senden uzak kalmaya nasıl dayanır ki can
Sen her canda canansın ya hazreti Muhammed
Miraç gecesi bir bir açılıyorken gökler
Seni selamlıyorken her katta Peygamberler
Öyle bir an geldi ki durdu bütün Melekler
Hak yanli yürüdün ya hazreti Muhammed
Gönül gözü görmeyen can gözünü neylesin
Dünyada dönmeyen dil mahserde ne söylesin
Mevla butun beseri ümmetinden eylesin
Sancaginin altinda ya hazreti Muhammed
Hak ile kul vuslati o ilahi dügünde
Hiç kimseden kimseye fayda olmayan günde
Hasatlan has tartan o terazi önünde
Noksanlarim bagislat ya hazreti Muhammed
Biliriz ki hükmü yok bu dünya nimetinin
Gönüldür sermayesi ahiret servetinin
Sana selat ve selam gönderen ümmetinin
Cennetler sahidi ol ya hazreti Muhammed
bana DOSTLUK ÖDÜLÜ vermişler...
kendilerine çok teşekkür ediyorum,
inşallah layık olmaya çalışırım...
bende bütün BLOGCU ve BLOGGER arkadaşlarıma bu güzel
DOSTLUK ÖDÜLÜ nü gönderiyorum..
ve KUTLU DOĞUM HAFTAMIZ KUTLU OLSUN diyerek
sevgilerimi,selamlarımı gönderiyorum...
kabul buyrun efendim...
Not:
Aşağıdaki videoyuda izlemenizi tavsiye ederim...
HZ MUHAMMED (sav)
Asrin kubbelerine adi nurla yazılan
Kutlu Doğum Şiirleri İsmi semada Ahmed yerde Muhammed olan
Yedi katli göklerde Hak Cemalini gören
Evvel ahir yolcusu ya hazreti Muhammed
Sağanak nur yağmurlar inerken yedi kattan
O gece sendin gelen ezel kadar uzaktan
Melekler her zerreye müjde verirken Hak tan
O gece sendin gelen ya hazreti Muhammed
Güneşler o gecenin nuruna secde ederken
Yıldızlar mesk içinde kainat vecd ederken
Bütün hamd u senalar Yüce Rabb'e giderken
O gece sendin gelen ya hazreti Muhammed
Kabe'de sirk taslar putlar yere dönerken
Cehalet bayraklar birer birer inerken
Bin yıllık küfr ateşi ebediyen sönerken
O gece sendin gelen ya hazreti Muhammed
O gece Save gölü mucizeyle kururken
Kisra Saraylar nda sütunlar savrulurken
Arzdan arsa alemler rahmetini bulurken
O gece sendin gelen ya hazreti Muhammed
Sen ki doğum kundağı ak bulutla örülen
Doğar doğmaz Allah a secde emri verilen
Anlında alemlere rahmet tacı görülen
Kainat efendisi ya hazreti Muhammed
Sen ki güzel huyların ahlakin meşalesi
Sabir doruklarinda beserin en yücesi
Senin cennet mekanin fakirlerin hanesi
Gönüllerin hazinesi ya hazreti Muhammed
Sana şahit sonsuzlar ezelde beri her an
Sana şahit ayetler her zerre ve her mekan
Senden uzak kalmaya nasıl dayanır ki can
Sen her canda canansın ya hazreti Muhammed
Miraç gecesi bir bir açılıyorken gökler
Seni selamlıyorken her katta Peygamberler
Öyle bir an geldi ki durdu bütün Melekler
Hak yanli yürüdün ya hazreti Muhammed
Gönül gözü görmeyen can gözünü neylesin
Dünyada dönmeyen dil mahserde ne söylesin
Mevla butun beseri ümmetinden eylesin
Sancaginin altinda ya hazreti Muhammed
Hak ile kul vuslati o ilahi dügünde
Hiç kimseden kimseye fayda olmayan günde
Hasatlan has tartan o terazi önünde
Noksanlarim bagislat ya hazreti Muhammed
Biliriz ki hükmü yok bu dünya nimetinin
Gönüldür sermayesi ahiret servetinin
Sana selat ve selam gönderen ümmetinin
Cennetler sahidi ol ya hazreti Muhammed
15 Nisan 2010
En Öndekiler (Bir Demet Yıldız)
Efendimiz'in ‘arkadaşlarını’, Efendimiz'in ‘kardeşlerine’ anlatan bir kitap *
Asr-ı Saadet döneminde yaşamış sahabeleri bu asrın insanına tanıtmak amacıyla hazırlanan ‘En Öndekiler’ kitabı, kaynak niteliğinde bir çalışma. Işık Yayınları tarafından yayınlanan ve Akademi Araştırma Heyeti’nin hazırlamış olduğu bu kitap, Efendimizin ilk ve çok değerli eşi Hz. Hatice; kuzeni, damadı ve arkadaşı olan Hz. Ali; yıllarca yanında evladı olarak kalan ve bir kez dahi Efendimizin onu kırmadığını söyleyen Hz. Zeyd ve en yakın dostu, sadakatin zirve ismi Hz. Ebubekir’in hayatlarını anlatıyor. Efendimiz, bir hadis-i şerifinde bu asırdaki Müslümanları kendisinin ‘kardeşleri’ olarak, aynı dönemde yaşadığı sahabeleri ise ‘arkadaşları’ olarak gördüğünü ifade ediyor. Bu kitap, Efendimiz'in (s.a.s.) kardeşlerine, Efendimiz'in (s.a.s.) arkadaşlarını anlatmak için...
Sual: Doğuştan asık suratlı ve çatık kaşlıyım. Bunun dinen mahzuru var mıdır?
CEVAP
Doğuştan ise günah olmaz; ancak gülümsemek insanın elindedir. İnsan gülümseyerek bunu düzeltir. Bir Müslümana çatık kaşla bakmak haramdır. Kaşını çatmak, suratını asmak, müminin alameti değildir. Müminin alameti güler yüzdür, münafığın alameti çatık kaşlı olmaktır. Bir hadis-i şerif meali şöyledir:
(Allahü teâlâ, Müslüman kardeşine karşı surat asana lânet eder.) [Deylemi]
O halde elden geldiği kadar, kaş çatmaktan, surat asmaktan uzak durmalıdır.
Çatık değilse kaşın,
Çatlak değilse başın,
Helalden ise aşın,
Şükür gerekir şükür.
Surat asarak müslümanın kalbini kırmak günahtır.
Müslüman hiç gönül kırmaz,
Bundan büyük günah olmaz.
Mehmet Ali Demirbaş
TEŞEKKÜRLER
58.porselen demlik çay saati etkinliği
http://porselendemlik.blogcu.com
http://gelibolu17.blogspot.com
tarafından hazırlanmış olan
58.PORSELEN DEMLİK ÇAY SAATİ ETKİNLİĞİ'NE
15 NİSAN 2010-29 NİSAN 2010
TARİHLERİ ARASINDA
http://japoncekirdegi.blogspot.com/
ARKADAŞIMIZ YAPACAKTIR.
SİZ SEVGİLİ ARKADAŞLARIMI VE KATILMAK İSTEYEN HERKESİ ETKİNLİĞİMİZE DAVET EDİYORUM!!!
İSTEDİĞİNİZ KADAR TARİFLE KATILABİLİRSİNİZ...
ETKİNLİĞİMİZE YEMEK GÖNDERİLMEMESİNİ RİCA EDİYORUM.
LÜTFEN ÇAYIN YANINDA VERİLECEK TARİFLER OLMASINA DİKKAT EDELİM.
SEVGİLER
14 Nisan 2010
Beni Duyuyormusun?
Gerçekten Beni Duyuyor musun?
Leyla Navaro
Acı deneyimlere yol açan pek çok sorunun kökeninde, insanların birbirini gerçekten duymaması, duyamaması yatmaktadır. Çünkü sadece söylenen 'sözcükleri' duymak, sözcüklerin ardındaki duygu dolu mesajları alamamak, yanıtların da yüzeyde kalmasına yol açar; bu durum ise iletişimin engellenmesi anlamına gelir.
Önem verdiğimiz insanlarla ilişkilerimizin onarılmaz yaralar almasını engellemenin tek yolu, doğru iletişim kurmayı bilmektir. Doğru iletişim kurmanın yolları öğrenilebilir.
İşte bu eser, sevdiklerimizi ve önemsediklerimizi 'gerçekten' duyup kendimizi de daha içten bir biçimde duyurabilmemiz yolunda, bize önemli ipuçları vermektedir.
195 sayfa
7 Nisan 2010
İslam'ın Işığında İsimli Dini Etkinliğimize Buyrun...
-İslam'ın Işığında-
"Onlar ki; inanmışlardır ve kalpleri Allah'ı anmakla huzura kavuşmuştur. Dikkat edin; gerçekten kalpler, ancak Allah'ı anmakla huzura kavuşur." (Rad 28 - İbni Kesir Meali)
humeyraninyeri.blogspot.com
gelibolu17.blogspot.com
tarafından hazırlanmış olan "İSLAM'IN IŞIĞINDA"
isimli etkinliğimize vereceğiniz destekler için şimdiden çok teşekkürler.
Biz düşündük ki,hepimiz sayfalarımızda önceden belirlediğimiz bir konu hakkında yazılar yazıp yayınlarsak, hem hep birlikte yeni ayetler, hadisler, dualar öğreniriz,
hem de belirlenmiş olan konu hakkında bilgilerimiz tazelenir.
8 NİSAN-22 NİSAN
tarihleri arasında
DUA KONULU Etkinliğimize
gelibolu17.blogspot.com
Yani ben ev sahibeliği yapacağım.
Sayfanızda yazınızı yayınlayıp başına
-İslam'ın ışığında-
yazıp haber vermeniz yeterlidir.
Ayrıca bu etkinliğe isteyen herkes katılabilir,
davetiye götüremediğimiz arkadaşlarımız lütfen kusura bakmasınlar.
Etkinliğimize herkes davetlidir...
Sevgiler
5 Nisan 2010
Sarı lalelerim açtı...
sarı lale resimlerimi sizinlede paylaşmak istedim..
balkonum pek bir rengarenk oldu,daha hercai menekşe lerimi göstermedim,
onlarda yolda geliyolar...
sevgilerrr
Bu mor çiçekte küçük oğlumun bana dışardan getirdiği çiçek elinde bayılmıştı suya koyduk canlandı,hangi hediye acaba bir anneyi bu kadar mutlu edebilir?
"avuç içi kadar mutluluk yeter"
By gelibolu17
3 Nisan 2010
81 ilde 81 orman
Çanakkale Ağaç Dikim Şenliği
“81 İlde 81 Orman” projemiz çerçevesinde 2010 yılının ilk ağaç dikim şenliği 3 Nisan 2010 Cumartesi günü Gelibolu ilçesi Değirmendüzü mevkiinde gercekleşecektir.
Tören 13.30’da başlayacak ve Çanakkale ve Gelibolu’dan servis kalkacaktır;
Çanakkale Ağaç Dikim Şenliği
11.45 Çanakkale-Eceabat İskelesi Onu
12.45 Gelibolu Ataturk Meydanı
Çanakkale Ağaç Dikim Şenliği
“81 İlde 81 Orman” projemiz çerçevesinde 2010 yılının ilk ağaç dikim şenliği 3 Nisan 2010 Cumartesi günü Gelibolu ilçesi Değirmendüzü mevkiinde gercekleşecektir.
Tören 13.30’da başlayacak ve Çanakkale ve Gelibolu’dan servis kalkacaktır;
Çanakkale Ağaç Dikim Şenliği
11.45 Çanakkale-Eceabat İskelesi Onu
12.45 Gelibolu Ataturk Meydanı
Çanakkale Ağaç Dikim Şenliği
2 Nisan 2010
Hayırlı cumalar
Kim ahiret kazancını istiyorsa, onun kazancını arttırırız. Kim de dünya kârını istiyorsa ona da dünyadan bir şeyler veririz. Fakat onun ahirette bir nasibi olmaz. "ŞÛRÂ suresi, 20. ayet" |
"İnsanların en cömerdi" Efendimizin (sav) "yaşatmak için yaşama" ideali çerçevesinde
gerek şahsında gösterdiği cömertlik örnekleri,gerekse dudaklarından dökülen şu mubarek beyanlar,değer ölçülerinin maddenin çeperleriyle sınırlı kaldığı bu çağda,
insanımız için ayrı bir kıymet,ayrı bir mana ifade etmektedir.
"Cennet cömertlerin yeridir"
"Cömertlik,cennet ağaçlarından bir ağaçtır,dalları dünyaya sarkıtılmıştır.her kim bu ağacın bir dalına yapışsa o dal onu çeker cennete götürür."
"Veren al alan elden hayırlıdır"
"Devenin boynuna dayanmış bıçağın kesmesinden daha süratli olan,yemek yedirenin rızkının ayağına gelmesidir.Allah teala yediren kimselerle meleklerine övünür"
"Cömertliğin afeti başa kakmaktır"
"Cennet cömertlerin yeridir"
"Cömertlik,cennet ağaçlarından bir ağaçtır,dalları dünyaya sarkıtılmıştır.her kim bu ağacın bir dalına yapışsa o dal onu çeker cennete götürür."
"Veren al alan elden hayırlıdır"
"Devenin boynuna dayanmış bıçağın kesmesinden daha süratli olan,yemek yedirenin rızkının ayağına gelmesidir.Allah teala yediren kimselerle meleklerine övünür"
"Cömertliğin afeti başa kakmaktır"
By gelibolu17
1 Nisan 2010
Ebru ve ezginame'ye pamuk şekeri aldım...
Selam geçen gün bizim ebruya sözüm vardı pazardan sana pamuk şekeri alıcam diye,daha öncede ezginameme vermiştim bu sözü,
aklıma gelmişken en önemliside şekerleriniz erimeden buyrun yiyin bakalım,
JAPONÇEKİRDEĞİ
EZGİNAME
afiyet olsun...
Bakın her renginden var,başka kim sever bilmiyorum ama ben çok sevdiğim için şu pembelerden bi tane alıyorum,başka isteyen arkadaşlarımda alabilir,
sevgiler,selamlar
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)